Tipik özelliklerin atfedildiği farklı nesiller veya nüfus grupları için kuşak tanımları sıklıkla kullanılıyor. Sosyoloji, demografi ve istatistikte kohort olarak adlandırılan topluluklar; birlikte belirli, uzun vadeli biçimlendirici olayları deneyimleyen insan gruplarından oluşuyor.
X Kuşağı
X kuşağı, “baby boomer” yani bebek patlaması kuşağını takip eden nesli tanımlamada kullanılıyor. Araştırmacılar ve popüler medya, 1960’ların ortalarından ve 1980’lerin başlarına kadar doğan nesli tanımlarken bu ifadeyi kullanıyor. Nesil genellikle 1965’ten 1980’e kadar doğan insanları ifade ediyor. Harvard Üniversitesi ise X kuşağını 1965 ile 1984 arasında doğanlar olarak tanımlıyor. X kuşağının çoğu üyesi, “sessiz” kuşağın ve “baby boomer” kuşağının çocuklarından oluşuyor. “Xers” ifadesi ise genellikle Y kuşağının ve Z kuşağının ebeveynleri olan X kuşağını ifade etmede kullanılıyor.
X Kuşağı İfadesinin Ortaya Çıkışı
X kuşağı terimi ilk olarak, 1950’lerin başında Amerikalı fotoğrafçı Robert Capa tarafından ortaya atıldı. Capa; İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinden sonra büyüyen gençlerle ilgili bir fotoğraf röportajının başlığı olarak bu sözü kullandı. Yine 1950’lerin başında, bir Amerikan dergisi, zamanın ABD gençliği hakkında X kuşağı başlıklı bir dizi makale yayınladı. 1960’ların ortalarında iki İngiliz sosyolog Charles Hamblett ve Jane Deverson, Britanya’da X nesil olarak bilinen topluluk hakkında bir araştırma yaptı.
X Kuşağının Özellikleri
Sosyologlar X kuşağı üyelerinin; 20. yüzyılda her iki ebeveynin de (en azından batı ülkelerinde) çocuklarına bakamayacak halde düzenli olarak istihdam edildiği ilk ailelerin çocukları olduğuna dikkat çekiyor. Dersin bitiminden sonra yetişkin gözetimi olmadan birkaç saat geçirmek, 1970’lerde ve 1980’lerde batılı sanayileşmiş ülkelerde olağandışı bir şekilde yaygındı. Bu durum genellikle bir kaybolma hissine yol açarken, diğer yandan daha fazla bağımsızlık sağladı. O dönemde pek çok ergen için müzikler ve filmler büyük rol oynuyordu. Televizyon programlarının kapsamı sınırlıyken, bilgisayar oyunları henüz emekleme aşamasındaydı. Dönem içerisinde henüz internet ve akıllı telefonlar yoktu.
21. yüzyılın başlarında orta yaş grubunu oluşturan bu nesil için yapılan araştırmalar, neslin üyelerini; aktif, mutlu ve iş-yaşam dengesine sahip bireyler olarak tanımlıyor. Bu grup ayrıca iş ortamında; girişimci ve üretken olarak değerlendiriliyor. Neslin üyeleri yaşamak için çalışmak gerektiği düşüncesine sahip oluyor. Teknolojik birçok değişim görmüş olan bu nesil, gelişmelere uyum sağlamayı öğrenen bir topluluğu oluşturuyor. Önceki nesillere kıyasla bu nesil farklı etnik ve dini gruplarla daha iyi anlaşıyor. Ayrıca bu nesil, kadınların erkeklere göre daha eğitimli olduğu ilk kuşak olarak öne çıkıyor.
Y Kuşağı
Y kuşağı ya da milenyumlar olarak bilinen bu kuşak, X kuşağından sonraki ve Z kuşağından önceki demografik kohortu oluşturuyor. Bu kuşak, “efsane nesil” olarak da adlandırılıyor. Araştırmacılar ve popüler medya, 1980’lerin başlarında ve 1990’ların ortalarından doğan nesil için bu tanımı kullanıyor. Nesil tipik olarak 1981’den 1996’ya kadar doğan insanları kapsıyor. Y kuşağı; çoğu “baby boomer” kuşağı olmak üzere X kuşağının çocuklarından oluşuyor. Y kuşağı genellikle “alfa” kuşağının ebeveynleri olarak biliniyor. Dünyanın her yerinde yeni gelen genç nesiller, önceki nesillere kıyasla evliliği erteleyen kişilerden oluşuyor. Y kuşağı da dünya çapında doğurganlık oranlarının düştüğü bir zaman diliminde doğanlardan meydana geliyor ve önceki nesillere kıyasla daha az çocuğu bulunanları oluşturuyor.
Y Kuşağı İfadesinin Ortaya Çıkışı
Bu demografik grubun üyeleri milenyum kuşağı olarak biliniyor çünkü kendilerinden önce gelenler, milenyumun başında yetişkin olan kişilerden oluşuyor. 1993’te bir yazıda, o zamanlar X kuşağından farklı olarak tanımlanan, dönemin 13-19 yaşlarındaki (1974-1980 doğumlu) gençleri tanımlamak için Y kuşağı ifadesi kullanıldı. 1974-1980 kohortu daha sonra çoğu medya kaynağı tarafından X kuşağının son dalgası olarak yeniden tanımlandı ve 2003’te Y kuşağının başlangıcı 1982 yılına kadar taşındı.
Y Kuşağının Özellikleri
Y kuşağı; internet çağında büyüyen ilk küresel nesil olarak tanımlanıyor. Nesil, genellikle; internet, mobil cihazlar ve sosyal medyanın yüksek kullanımına aşina olanlardan oluşuyor. 1990’lar ve 2010’lar arasında, gelişmekte olan dünyanın insanları; giderek daha iyi eğitimli hale geldiler ve bu durum ülkelerde ekonomik büyümeyi arttıran bir faktör haline geldi. Dünyanın dört bir yanında, Y kuşağı içerisinde yer alan bireyler; çalışma hayatlarına başladıklarından beri önemli ekonomik bozulmalar yaşadı. Kuşaktaki birçok kişi, çalışma hayatlarındaki ilk yıllarında yüksek düzeyde genç işsizliğiyle karşı karşıya kaldı. Yine 2020’de çalışan Y kuşağı, COVID-19 salgını nedeniyle başka bir durgunluk dönemi daha yaşadı.
Sokakta oyun oynayarak büyüyen bu nesil, aynı zamanda teknolojiye kolaylıkla ayak uydurmayı başarmış bir ara kuşak olarak biliniyor. Y kuşağı, sorgulama yapan ve girişimci bir topluluktan oluşuyor. Bu kuşağın bireyleri otoriteye karşı gelmekten çekinmiyor. İş hayatı, maddi kaynak sağlayan bir araç haline geliyor. Kuşağın üyeleri, sosyal medyada kendilerini ifade etme konusunda başarılı oluyor. Geleneksel değerlerden önceki kuşağa kıyasla daha uzak olan bu nesilde, evlenme oranı düşük görünüyor.
Z Kuşağı
Z kuşağı, “zoomers” olarak da biliniyor. Bu nesil “milenyum” kuşağından sonraki ve “alfa” neslinden önceki demografik kohortu oluşturuyor. Araştırmacılar ve popüler medya, 1990’ların ortaları ile 2010’ların başlarında doğanlar için bu tanımlamayı kullanıyor. Z kuşağından çoğu kişi X kuşağının çocuklarını oluşturuyor.
Z Kuşağı İfadesinin Ortaya Çıkışı
Nesil için önerilen diğer isimler arasında; internet kuşağı, post-milenyum ve dijital yerliler gibi ifadeler yer alıyor. Tüm bu tanımlamalar, internetin kitlesel olarak benimsenmesinden sonra doğan ilk kuşak oldukları gerçeğine atıfta bulunmak için yapılıyor. İlk olarak psikoloji profesörü ve yazar Jean Twenge, “iGeneration” terimini kullandı. Bu tanımın 2009 yılında demograf Cheryl Russell tarafından yaratıldığı da iddia edildi. “Zoomer” genellikle ironik, esprili veya alaycı bir tonda Z kuşağı üyelerine atıfta bulunmak için kullanılan resmi olmayan bir terim oluyor. Bu terimde “baby boomer”lara atıfta bulunuluyor ve “boomer” kelimesi Z jenerasyonundaki Z harfi ile birleştiriliyor.
Z Kuşağının Özellikleri
Küçük yaşlardan itibaren internete ve taşınabilir dijital teknolojiye erişimle büyüyen ilk sosyal nesil olan Z kuşağı üyeleri, dijital okuryazar olmasalar bile dijital yerliler olarak adlandırılıyorlar. Ayrıca, ekran zamanının olumsuz etkileri, küçük çocuklara kıyasla en çok ergenlerde belirgin oluyor. Önceki nesillerle karşılaştırıldığında, bazı gelişmiş ülkelerdeki Z kuşağı üyeleri; iyi huylu, pervasız ve riskten kaçınma eğiliminde oluyor. Z kuşağı gençleri, akademik performansta ve iş beklentisinde yaşlı kuşaklara göre daha fazla endişe duyuyor.
Tüm dünyada Z kuşağı üyeleri, elektronik cihazlarda eskiye göre daha fazla zaman harcıyor ve kitap okumaya daha az zaman ayırıyor. Z kuşağındaki ergenler ve genç yetişkinler arasında ruh sağlığı sorunlarına ilişkin daha fazla farkındalık ve teşhis bulunuyor. Bu nesil geleneksellikten uzak bir topluluktan oluşuyor. Teknoloji, nesil içerisinde olmazsa olmaz bir araç haline geliyor. Otoriteyi reddeden bu nesil, umursamaz olmakla da çoğu zaman eleştiriliyor. Bu kuşakta dijital okuryazarlık düşük oluyor. Odaklanma kabiliyeti, kendisinden önceki nesillere kıyasla daha düşük oluyor. Diğer nesillere kıyasla Z kuşağı, daha girişimci ve cesur kişilerden oluşuyor.
Siz de yeni teknolojileri yakından takip eden biri iseniz tüm teknolojik ihtiyaçlarınız için buraya tıklayabilirsiniz