Türk kahvesi, Osmanlı döneminden bu yana kültürümüzün en önemli değerlerinin başında geliyor. Tadı, kokusu ve sunumu farklı ve benzersiz olduğundan diğer kahveler arasında ayrı bir yerde duruyor. Dostlarımızla sohbet etmek istediğimizde, güzel bir yemekten sonra aldığımız keyfi artırmakta ya da tek başımıza güzel bir vakit geçirmek istediğimizde ilk aklımıza gelen şey Türk kahvesi yapmak oluyor. Türk kahvesini yapmak özel bir hazırlama şekli gerektiriyor. Hem tam olarak pişmesini sağlarken hem de bol köpüklü olmasını sağlıyoruz. Bunu sağlayabilmek için iyi bir Türk kahvesi nasıl yapılır bilmemiz gerekiyor. Bazı önemli detaylara dikkat ettiğinizde hem kendinizin hem de kahve yaptığınız dostlarınızın damağında güzel bir tat bırakabiliyorsunuz. Bu yazımızda en iyi Türk Kahvesi nasıl yapılır hep birlikte öğreneceğiz.
En İyi Türk Kahvesi İçin Ne Kadar Kahve Koymalıyım?
İyi bir Türk kahvesi hazırlayabilmek için kullandığınız kahve miktarına dikkat ediyorsunuz. Türk kahvesini yapmaya başlamadan önce her fincan için iki çay kaşığı Türk kahvesini cezveye koyarak başlıyorsunuz. Burada kullandığınız kahvenin taze çekilmiş olması önemli bir detay oluyor. Uzun süre hem de ağzı açık bir ortamda beklemiş kahveyi kullandığınızda iyi bir kahve yapmanız imkansız oluyor.
Kahveden Sonra Doğru Miktarda Su Koyuyoruz
Kaç fincan kahve yapacaksak yeteri kadar miktarda Türk kahvesini koyduktan sonra sıra su miktarını ayarlamaya geliyor. Kahveyi içeceğiniz fincanı koyarak her fincan için bir tam dolu suyu cezvedeki kahvenin üzerine ekliyorsunuz.
Bu noktada sadece suyun miktarı değil, kalitesi de önemli oluyor. Burada su olarak içme suyunu kullanıyoruz. Çünkü çeşme suları klorlu oluyor ve kahvenin tadını ciddi anlamda olumsuz olarak etkiliyor. Aynı zamanda yaptığınız kahvenin bol köpüklü olması için de suyun sıcaklığı da önemli farktörler arasında yer alıyor. Buzdolabından çıkardığınız soğuk içme suyunu kullanarak kahve yaptığınızda köpük konusunda ne kadar etkili olduğunu kendiniz görebiliyorsunuz.
Hangi Türk Kahvesine Kaç Şeker Atmalıyım?
Türk kahvesi tercihini öncelikli olarak dört gruba ayırabiliyoruz. Şeker miktarına göre belirlenen bu gruplar sade, az şekerli, orta şekerli ve şekerli oluyor. Bu konuda herkesin damak tadı farklı olabiliyor. Bu damak tadına göre de kahvenin içerisine ona göre şeker atıyorsunuz.
Sade kahve hazırlarken hiç şeker atmıyorsunuz. Az şekerli kahvede yarım küp şeker yeterli olurken orta şekerli kahve için 1 küp şeker atıyorsunuz. Şekerli kahve hazırlamak istediğinizde ise 2 küp şeker kullanıyorsunuz.
İçine atılan şekere göre tatları değiştiği için bu kahvelerin ayrı ayrı pişirilmesi gerekiyor. Bu nedenle bir gruba Türk kahvesi hazırlarken sade kahveden başlayarak şekerli kahveye doğru ayrı ayrı hazırlıyorsunuz. Aynı cezveyi kullanıyorsanız her birinden sonra cezveyi suyla yıkamanız faydalı oluyor.
Türk Kahvesini Pişirmeden Önceki Son Adım
Kullanacağınız tüm malzemeleri miktarlarıyla birlikte ayarlayıp sırayla cezvenin içerisine atıyorsunuz. Bundan sonra kahvenin pişirilmesinden hemen önce bir aşama daha bulunuyor. Cezvenin içerisinde tüm malzemeleri iyice karıştırıyorsunuz. Burada ıslak ya da nemli bir kaşık kullanmamanız gerekiyor. Bu da kahvenin tadını az da olsa etkileyen faktörler arasında yer alıyor.
Türk Kahvesini Nasıl Pişirmeliyim?
Malzemeleri koyup iyice karıştırdıktan sonra Türk kahvesinin pişirilmesi konusuna sıra geliyor. Pişirme yöntemi kahvenin tadını etkileyen en önemli etkenlerin başında yer alıyor. Türk kahvesini pişirmenin en büyük sırrı kısık ateşte pişirilmesi oluyor. Bu şekilde pişirildiğinde kahvenin özü suya tam olarak geçiyor ve asıl tadını bunun sonucunda alıyor. Eğer yüksek ateşte pişirirseniz su hemen kaynıyor. Kahvenin özü tam olarak geçmediğinde herhangi bir tadını alamıyorsunuz.
Bu nedenle mangalda ve közde pişen kahvenin tadı en güzel kahve olarak kabul ediliyor. Çünkü ocaktaki kısık ateşten daha uzun sürede su kaynıyor ve bu süre zarfında kahve tam olarak özünü bırakabiliyor.
Pişirme noktasında dikkat edilmesi gereken bir detay daha bulunuyor. Türk kahvesini ocağa koyduktan sonra karıştırmamanız gerekiyor. Türk kahvesi pişmeye başladıktan sonra karıştırıldığında üzerinde oluşacak köpük kayboluyor. Bu da hem sunum açısından hem de ilk yudumda alınan tat bakımından kötü bir duruma neden oluyor.
Türk Kahvesini Ne Zaman Ocaktan Almalıyım?
Türk kahvesi kısık ateşte pişerken ocaktan ne zaman alınacağı da önemli bir detay olarak duruyor. Biraz erken alındığında kahve tam pişmemiş olabiliyor ya da biraz geç alındığında yanabiliyor. Bunu kaçırmamanız için kahve pişerken başında beklemeniz gerekiyor. Tam kaynama noktasına geldiğinde kahveyi ocaktan alıyorsunuz. Bu nokta kahvenin üzerinde köpüklerin yoğun bir şekilde oluşmaya başladığı nokta oluyor. Biraz daha ocakta kalırsa oluşan köpükler hemen sönmeye başlıyor.
Bu aşamada kahveyi fincanlara boşaltmıyorsunuz. Sadece üzerinde oluşan köpüğü bir çay kaşığı yardımıyla alıp fincanlara eşit bir şekilde paylaştırıyorsunuz. Daha sonra cezveyi tekrar ateşin üzerine koyuyorsunuz. Çok kısa bir süre sonra sıradaki taşım noktasına ulaşıyor. Bu noktada tekrar kahveyi ocaktan alarak fincanların yarısına kadar mümkün olduğunca köpüğüyle birlikte dolduruyorsunuz.
Ardından üçüncü kez ocağa koyuyorsunuz ve tekrar kaynamaya başlar başlamaz alıp fincanların kalanına dökerek tamamlıyorsunuz. Kahveyi fincana dökerken fincanın kenarından dökmeniz köpüğün dağılmaması için önemli bir püf noktası oluyor. Çünkü fincanın ortasından doldurulduğunda oluşan köpük dağılmaya başlıyor.
En İyi Türk Kahvesini Yapmanın Garantili Yolu Nedir?
Gelişen teknoloji her konuda olduğu gibi kahve yapma konusunda da yardımımıza yetişiyor. En iyi Türk kahvesini nasıl yapacağımızı ve işin püf noktalarını bilsek de bazı kritik aşamalarını kaçırabiliyoruz ve istediğimiz gibi bir kahve elde edemeyebiliyoruz. Böyle durumları yalnız olduğumuzda önemsemeyebiliyoruz ancak arkadaşlarımıza ya da misafirlerimize yaptığımız kahvelerin kötü olması hiç hoşumuza gitmiyor.
Bunun gibi tatsız durumlar yaşamamak için en iyi Türk kahvesini yapmanın en garantili yolunu bulmamız gerekiyor. Bu da iyi bir Türk kahvesi makinesinden geçiyor. Özellikle küçük ev aletleri teknolojisi hem bize zaman kazandırmak hem de lezzetli yiyecek ve içecekler hazırlayabilmemiz için hızla gelişmeye devam ediyor. Cihazlarda kullanılan yeni teknolojiler hatasız olması için çabalıyor. Türk kahvesi makinesinde de aynı durum geçerli oluyor.
Geliştirilen Türk kahvesi makineleri kahvenin tam kıvamında pişirilmesini ve üzerinde bol miktarda köpük olmasını sağlıyor. Üstelik kullanım bakımından da büyük kolaylık sağlıyor. Tek yapmanız gereken Türk kahvesi makinesinde bulunan kaba malzemelerinizi koymak oluyor. Yeteri kadar kahveyi ve ardından suyu koyduktan sonra tercihinize bağlı olarak şeker ilave ediyorsunuz. Ardından makineye yerleştirip düğmesine basıyorsunuz.
Son dönemde üretilen Türk kahvesi makinelerinde yapılan kahveler cezvede yapılmış gibi bir tada ve kokuya sahip oluyor. Aynı zamanda köpük garantisi veriliyor. Makinede yaptığınız Türk kahvesini fincanlara boşaltırken cezvedekiyle aynı davranışı sergiliyorsunuz. Yani önce fincanları yarıya kadar köpükleri olabildiğince gelecek şekilde boşaltıyorsunuz. Ardından aynı sırayla kalan yarısını boşaltıyorsunuz ve mutlaka fincanın kenarından dökmeniz gerektiğini unutmuyorsunuz.
Hazırlanmış bir Türk kahvesinin bekletilmeden içilmesi gerekiyor. Bekleyip soğuduktan sonra tekrar ısıtıp içilmiyor. Bu şekilde ne herhangi bir tadı ne de kahveden alacağınız özellik kalıyor. Bu nedenle en fazla yarım saat içerisinde tüketilmesi tavsiye ediliyor. Bunların yanı sıra kahve çekirdeğinizi kendiniz öğütüp Türk kahvesi yapmak isterseniz lezzet açısından en iyi sonuca ulaşıyorsunuz. İyi bir Türk kahvesi hazırlamak için çekirdek kahveyi en ince ayarında öğütmeniz gerekiyor.
Yukarıda en iyi Türk Kahvesi nasıl yapılır bilgi sahibi olduk.
Siz de en iyi Türk Kahve makinelerini incelemek için buraya tıklayabilirsiniz.